Salı, Ekim 12, 2010

SERÇE ve MOTOSİKLET

Serçenin biri bir bahar günü uçuyormuş.
Bir anda farketmiş ki karşıdan motorsikletli bir adam geliyor.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için
ellerinden geleni yapmışlar, ama nâfile.
Serçe 'çotaaank' diye motorcunu kaskına çarpıp düşmüş yere.
Motorcu koşmuş serçenin yanına.
Serçe baygın yatıyor.
Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş evine.
Eskiden kalma bir de kafes varmış evde.
Baygın serçeyi kafesin içine güzelceyerleştirmiş.
Yanına da biraz su, biraz ekmek koymuş ve vurmuş kafayı yatmış.
Bizim serçe bir süre sonra ayılmış ama daha tam seçemiyor ortalığı.
Hafif bulanıklık var yani...
Bir de bakmış ki;
Hapishane hücresi gibi parmaklıklar ardında,
kuru ekmek, su falan var bulunduğu yerde...
Birden dank etmiş vaziyet:
- Has.....tir lan, motorcuyu öldürmüşüz!

Hayat Kısa,
Kuralları Yık,
Kolay Affet,
Yavaş Öp,
Kalpten Sev,
Kahkahalara Boğul,
Ve...
Yüzünü Güldürmeyi Başaran Hiç Bir Şeye Sırtını Dönme...

(kaynak:mailler)
.
.
.

Hiç yorum yok: