Çarşamba, Ocak 30, 2013

HAYAT




Bir grup kariyer yolunda ilerleyen yeni mezun, 
eski üniversitelerindeki profesörlerini ziyaret için bir araya gelirler. 
Sohbet,sonunda “işin ve hayatın stresinden şikâyete” döner.
Misafirlerine kahve ikram etmek isteyen profesör mutfağa gider 
ve yanında büyük bir termos içinde çay 
ve porselen, plastik, cam, kristal olmak üzere değişik tarzda ve ucuz görünenden, 
pahalı ve hatta çok özel olanlarına kadar değişik çay bardakları ile gelir. 

Herkes bir bardak seçince, profesör şöyle söyler : 
Fark ettiyseniz, 
tüm pahalı görünen bardaklar alındı 
ve geriye ucuz görünümlü, sade bardaklar kaldı. 
Kendiniz için en iyi olanı istemeniz normal olsa da, 
bu sizin stresinizin ve problemlerinizin kaynağı aslında. 
Emin olun ki, 
bardağın kendisi çayın kalitesine hiç bir şey katmaz. 
Çoğu zaman, 
sadece daha pahalıdır 
ve hatta bazı durumlarda da içtiğimizi saklar. 
Hepinizin aslında istediğiniz çaydı, bardak değil, a
ma bilinçli olarak en iyi bardaklara yöneldiniz 
ve sonra birbirinizin bardağına bakmaya başladınız.  
Şunu bir düşünün: 
Hayat çaydır. 
İş, para ve toplumdaki konumunuz da bardaklar. 
Onlar hayatı tutmak için sadece araçlardır 
ve seçtiğimiz bardak 
yaşadığımız hayatın kalitesini belirlemediği gibi 
değiştirmez de. 
Bazen sadece bardağa odaklanarak 
Tanrının sunduğu çayın tadını çıkarmayı unuturuz
Lütfen, Çay'a odaklanın, 
çayınızın kokusuna, tadına, ısısına .....
yani çayı (hayatı) farkındalıkla yudumlayın ! 
Yoksa içtim (sağa sola bakarken) bir şey anlamadım dersiniz... 
En mutlu insanlar her şeyin en iyisine sahip değildirler. 
Sadece her şeyin en iyi şekilde tadını çıkartırlar.”
(kaynak:mailler)
 
 


Hiç yorum yok: