Cumartesi, Temmuz 01, 2006


Acelesi olduğunu
onu görür görmez anlamıştım.
Sağanak halinde yağan yağmura aldırış etmiyor,
ezilmiş haline rağmen
sağa sola koşuyordu.
Yanına sokularak:
"Hayrola teyzeciğim"
dedim.
"Bir derdiniz mi var?"
Sıcak bir tebessümle:
"Buraların yabancısıyım evladım.
Hastane tarafına gidecek bir araba arıyorum."
dedi.
"Biraz beklersen
aynı dolmuşa binebiliriz."
dedim.
"Oraya geldiğimizde haber veririm."
Teşekkür ederek yanıma yaklaştı
ve
küçük bir çocuk gibi
şemsiyenin altına girdi.
Nurlu yüzü
yağmur damlacıklarıyla ıslanmış
ve
yanakları pembe pembe olmuştu.
"Torunlarımdan biri menenjit geçirdi."
diye devam etti.
"Ziyaret saati bitmeden uğramak istemiştim."
"20 dakikanız var."
dedim.
"Hastane yakın ama
bu havada pek araba bulunmuyor."
Durağa herkesten önce geldiğimiz için
dolmuşa rahatça bineceğimizi sanıyordum.
Ancak araba yanaştığında
arkamızda duran 4-5 kişinin
bir anda hücum ettiğini gördüm.
İçeriye doluşan
ve
arkadaş oldukları
her hallerinden belli olan adamlara :
"Önce biz gelmiştik.
Sırayı bozmaya hakkınız var mı?"
dedim
Ön koltukta oturanı:
"Hak istiyorsan,
Hakkari'ye gideceksin arkadaşım."
dedi.
"Hem oradaki haklardan
KDV de alınmıyormuş."
Bu laf üzerine
attıkları kahkahadan
bindikleri araba sallanmış,
sinirlerim allak bullak olmuştu.
Sakinleşmeye çalışarak:
"Ben biraz daha bekleyebilirim."
dedim.
"Ama şu ihtiyar teyzenin
hastaneye yetişmesi gerekiyor."
Bu defa şoför lafa karışarak:
"Teyzenin arabaya falan ihtiyacı yok be kardeşim."
dedi.
"Okuyup üfledimi hastaneye uçuverir."
Tekrar kopan kahkahalarla birlikte
araba uzaklaşıp gitti.
Yaşlı teyzeye baktım
tevekkülle susuyordu.
5-10 dakika sonra gelen bir başka dolmuşa
onunla beraber bindim
ve
şoföre teyzeyi hastanede indirmesini söyledim.
Yaşlı kadın,
yapacağı ziyaretten ümitsiz görünmesine rağmen
şikayet etmiyordu.
Üstelik trafik te yarı yolda tıkanıp kalmıştı.
Şoför:
"Yolun bu durumu hayra alamet değil.
Sebebini anlasam iyi olacak."
Arabayı çalışır vaziyette bırakıp
ileri doğru yürüdü
ve
biraz sonra döndüğünde:
"Kısmete bak yahu."
dedi.
"Bizden önce kalkan dolmuşa kamyon çarpmış."
Heyecanla:
"Birşey olmuş mu?
Yani yaralı falan var mı?"
diye sordum.
"Dolmuşta bulunanları,
teyzenin gideceği hastaneye kaldırmışlar."
Göz ucuyla yaşlı kadına baktım.
Solgun dudaklarıyla birşeyler mırıldanıyor
ve
sanki onlar için dua ediyordu.
Şoför koltuğa yavaşça otururken:
"Kısmet işte."
diye tekrarlayıp duruyordu.
"Sen kalk koca bir kamyonla çarpış.
Hem de Türkiye'nin öbür ucundan
Hakkari
plakalı kamyonla."
BİRBİRİMİZİN ÜZERİNDE DEĞİL;
YANYANA,
OMUZ OMUZA
ve
YAŞAMDAKİ HER TADI
ANLAYIŞ İLE
SAYGI İLE
PAYLAŞMALIYIZ.
kaynak:????

1 yorum:

Adsız dedi ki...

gerçek hayatta böyle olmuyor işte, hainler yaptıklarıyla kalıyorlar, güldükleri yanlarına kar kalıyor.