İstediğiniz gibi bir çocuk yetiştirmeniz
söylediklerinizden çok,
kurduğunuz ilişki biçimine bağlıdır.
Çocuğunuzun hayat yolunu çizemezsiniz,
ona ancak kendi yolunu çizebileceği bir harita verebilirsiniz.
Sevginin büyükten küçüğe,
saygının küçükten büyüğe yöneleceği
doğru değildir.
Büyüğün küçüğe gösterdiği saygı,
küçüğe saygılı olmayı öğretir.
Çocuğa saygı demek,
çocuğun bağımsız bir varlık olduğunu kabullenmektir.
Çocuğunuza vereceğiniz en değerli hediye
ilgi ve zamanınızdır.
Hoşgörü
karşımızdakini istediğimiz gibi olmaya zorlamak değil,
kendi istediği gibi olmasına olanak vermektir.
Anne-baba olmanın en zor tarafı,
bir şeyin nasıl doğru yapılacağını bildiği halde,
yanlış yapılmasına sabır göstermektir.
Çocuğunuza örnek vereceğinize,
ona örnek olun.
Çocuk,
anne-babanın
görülen birçok özelliğini aldığı gibi,
gözle görülmeyen özelliklerini de alır.
Çocuğunuz bağımsız bir birey olacaktır.
Onu sizin kişiliğinizin değerlendirileceği bir karne gibi görmekten vazgeçin.
Çocuğunuzun doğru davranmasını
uzaktan kumanda ile sağlayamazsınız.
"Ellerini yıka."
"Dişlerini fırçala."
"Odanı topla."demek yetmez.
Çocuğunuza hergün zaman ayırın.
Önemli olan ayırdığınız zamanın uzunluğu değil,
ayrılan süreyi onu mutlu edecek biçimde kullanmaktır.
Günümüzde birçok evde tv,
çocuk bakıcısı olarak kullanılmaktadır.
Çocukların eğitiminden tv değil,
anne-babalar sorumludur.
Çocuğunuza paranın değerini öğretin.
Her konudaki alım kararının
öncelikle ucuz-pahalılıkla değil,
alınacak nesnenin
bu paraya değer veya değmez oluşu ile olduğunu anlatın.
Çocuğunuzun yanlışlarını değil,
doğrularını yakalayın.
Eğitmek,
doğru tepki vermektir.
Önemli olan
çocuğunuzun kardeşine veya arkadaşlarına kıyasla ne kadar başarılı olduğu değil,
kendi yapabileceklerine kıyasla ne kadar başarılı olduğudur.
Çocuğunuzun başarılarını övün.
Ama överken aşırıya kaçmayın.
Samimiyetinizden şüpheye düşebilir.
Çocuğunuza çocuk gibi davranırsanız,
o da hep çocuk gibi kalır.
kaynak:psikolog dr.Acar Baltaş
ana-baba el kitabı
söylediklerinizden çok,
kurduğunuz ilişki biçimine bağlıdır.
Çocuğunuzun hayat yolunu çizemezsiniz,
ona ancak kendi yolunu çizebileceği bir harita verebilirsiniz.
Sevginin büyükten küçüğe,
saygının küçükten büyüğe yöneleceği
doğru değildir.
Büyüğün küçüğe gösterdiği saygı,
küçüğe saygılı olmayı öğretir.
Çocuğa saygı demek,
çocuğun bağımsız bir varlık olduğunu kabullenmektir.
Çocuğunuza vereceğiniz en değerli hediye
ilgi ve zamanınızdır.
Hoşgörü
karşımızdakini istediğimiz gibi olmaya zorlamak değil,
kendi istediği gibi olmasına olanak vermektir.
Anne-baba olmanın en zor tarafı,
bir şeyin nasıl doğru yapılacağını bildiği halde,
yanlış yapılmasına sabır göstermektir.
Çocuğunuza örnek vereceğinize,
ona örnek olun.
Çocuk,
anne-babanın
görülen birçok özelliğini aldığı gibi,
gözle görülmeyen özelliklerini de alır.
Çocuğunuz bağımsız bir birey olacaktır.
Onu sizin kişiliğinizin değerlendirileceği bir karne gibi görmekten vazgeçin.
Çocuğunuzun doğru davranmasını
uzaktan kumanda ile sağlayamazsınız.
"Ellerini yıka."
"Dişlerini fırçala."
"Odanı topla."demek yetmez.
Çocuğunuza hergün zaman ayırın.
Önemli olan ayırdığınız zamanın uzunluğu değil,
ayrılan süreyi onu mutlu edecek biçimde kullanmaktır.
Günümüzde birçok evde tv,
çocuk bakıcısı olarak kullanılmaktadır.
Çocukların eğitiminden tv değil,
anne-babalar sorumludur.
Çocuğunuza paranın değerini öğretin.
Her konudaki alım kararının
öncelikle ucuz-pahalılıkla değil,
alınacak nesnenin
bu paraya değer veya değmez oluşu ile olduğunu anlatın.
Çocuğunuzun yanlışlarını değil,
doğrularını yakalayın.
Eğitmek,
doğru tepki vermektir.
Önemli olan
çocuğunuzun kardeşine veya arkadaşlarına kıyasla ne kadar başarılı olduğu değil,
kendi yapabileceklerine kıyasla ne kadar başarılı olduğudur.
Çocuğunuzun başarılarını övün.
Ama överken aşırıya kaçmayın.
Samimiyetinizden şüpheye düşebilir.
Çocuğunuza çocuk gibi davranırsanız,
o da hep çocuk gibi kalır.
kaynak:psikolog dr.Acar Baltaş
ana-baba el kitabı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder