Salı, Aralık 15, 2009

İSRAF VE TARASARRUF (Tutumlu Olmanın Önemi)




Tutumluluğu kısaca:
"Aşırı ve gereksiz harcamalardan kaçınma"
şeklinde tanımlayabiliriz.
Ele güne muhtaç olmamak isteniyorsa,
gelirlerimizi ve giderlerimizi,
bizleri zorda bırakmayacak şekilde ayarlamamız gerekir.
İnsanlar kendilerini
küçük yaşta tutumlu olmaya alıştırmalıdır.
Daha çocukken,
büyüklerimizin verdiği harçlıkları,
gereksiz yere harcamamayı öğrenmeliyiz.
Bir kısmını harcarken bir kısmını biriktirmeliyiz.
Bizim için gereksiz olan şeylere harcama yapmamalıyız.
Tutumluluk,
sadece parayı idareli kullanmak değildir.
Yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz,
kullandığımız her şeyde aşırılığa kaçmamak gerekir.
Elbiselerimizi ve ayakkabılarınızı
özenle giymeliyiz.
Gıda maddelerini tüketirken dikkatli olmalıyız.
İhtiyaç fazlası yiyecekleri hemen ziyan etmemeliyiz.
Buzdolabında veya gerektiği şekilde,
sağlık koşullarına uygun bir biçimde saklamalıyız.
Örneğin,
tencerede artan yemeği hemen dökmek yerine
buzdolabında saklamalıyız.
Tutumluluk günümüzde
"zamanı kullanma" açısından
ayrı bir önem kazanmıştır.
Uygar dünyada kentleşme,
yoğun trafik,
ağır çalışma koşulları gibi nedenlerle
artık zaman çok değerlenmiştir.
Bu nedenle zamanımızı boş yere öldürmemeliyiz.
Yeterince dinlenmeliyiz
ama çalışma zamanım da kötü,
gereksiz alışkanlıklanmızla,
uğraşlarla öldürmemeliyiz.
Modern dünyada çağdaş insanlar
artık tutumlu olmaya çok önem vermektedirler.
Çünkü tutumlu oldukları zaman
sıkıntıya düşmeyeceklerini bilirler.
(kaynak:mailler)

Hiç yorum yok: