Çarşamba, Haziran 24, 2009

Sevgiyi gerçekten bilenler...



Bir gün sormuşlar ermişlerden birine:
''Sevginin sadece sözünü edenlerle,
onu yaşayanlar arsında ne fark vardır?''
Bakın göstereyim demiş ermiş:
Önce,sevgiyi
dilden gönüle indirememiş olanları çağırarak
onlara bir sofra hazırlamış.
Hepsi oturmuşlar yerlerine.
Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş
arkasından da derviş kaşıkları denilen
bir metre boyunda kaşıklar.
Ermiş
''Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz''
diye bir de şart koymuş.
''Peki ''demişler ve içmeye teşebbüs etmişler.
Fakat o da ne?
Kaşıklar uzun geldiğinden
bir türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına.
En sonunda bakmışlar beceremiyorlar
öylece aç kalkmışlar sofradan .
Bunun üzerine ''Şimdi ....''demiş ermiş
''Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.''
Yüzleri aydınlık ,
gözleri sevgi ile gülümseyen
ışıklı insanlar oturmuş sofraya bu defa.
''Buyrun '' deyince
her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp ,
sonra karşısındaki kardeşine uzatarak içmişler çorbalarını.
Böylece ,
her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofardan.
''İşte '',demiş ermiş ve eklemiş:
''Kim ki hayat sofrasında
yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse,
o aç kalacaktır.
Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa ,
o da kardeşi tarafından doyurulacaktır.
(kaynak:mailler)

Hiç yorum yok: