Cumartesi, Eylül 27, 2008

KRAL ve DÖRT EŞİ


Bir zamanlar,
büyük ve güçlü bir ülkeyi yöneten bir kral varmış.
Dört eşi olan bu kral
en çok dördüncüsünü sever,
bir dediğini iki etmez,
her şeyin en güzelini,en iyisini ona verirmiş.
Kral üçüncü eşini de çok severmiş.
Bu güzelliğin bir gün
kendisini terk edebileceğinden korktuğu için,
onu çok kıskanır,üzerine titrermiş.
İkinci eşini de severmiş kral.
Kendisine karşı her zaman
iyi ve sabırlı davranan eşi,
kralın ne zaman bir derdi olsa
daima onun yanında bulunur,
sorunun çözümünde ona destek olurmuş.
Kraliçe olan birinci eşiymiş kralın.
Onu karşılık beklemeden seven,
sağlığına ve hükümdarlığına
en büyük katkıyı sağlayan bu eşi olmasına rağmen,
kral birinci eşini sevmez
ve onunla hiç ilgilenmezmiş.
Bir gün kral ölümcül bir hastalığa yakalanmış.
Yakında öleceğini anladığı
ve öldükten sonra yapayalnız kalmaktan korktuğu için,
eşlerinden hangisinin
ölüm yalnızlığını
kendisiyle paylaşmak isteyebileceğini
öğrenmek istemiş.
En çok sevdiği dördüncü eşine:
"Ölüm yolculuğunda bana eşlik etmek ister misin?"
diye sorduğunda,
aldığı cevap kalbine bir bıçak gibi saplanmış.
Cevabı kısa ve:"Mümkün değil!"olmuş.
"Hayatım boyunca seni sevdim,
sen benimle birlikte ölmeyi kabul eder misin?"
sorusuna üçüncü eşi:
"Hayır,hayat çok güzel.
Sen ölünce ben yeniden evleneceğim."
diye cevaplamış.
Kral bir kez daha yıkılmış.
"Her zaman,her sorunumda yanımda olan,
bana yardım eden sendin,
bu sorunumda da bana yardımcı olur musun?"
talebine karşılık ikinci eşinden:
"Bu sorunun için hiç bir şey yapamam,
olsa olsa sana mezarına kadar eşlik eder,
güzel bir cenaze töreni yaptırır
ve yasını tutarım."karşılığını almış.
Büyük bir hayal kırıklığı yaşamakta olan kral
birinci eşinin sesiyle irkilmiş;
çünkü kraliçe:
"Nereye gidersen git,
seninle olurum,seni takip ederim."
demekteymiş.
"Ah!"
diye büyük bir pişmanlıkla inlemiş kral:
"Keşke bir şansım daha olsaydı!..."
Gerçek hayatta hepimiz dört eşli bir kralız.
Dördüncü eşimiz VÜCUDUMUZdur.
Onun güzel görünmesi için
ne kadar zaman,
kaynak ve çaba harcarsak harcayalım
öldüğümüzde bizi terk edecektir.
Üçüncü eşimiz,
sahip olduğumuz SERVETimiz ve STATÜmüzdür.
Ölür ölmez başkalarına yar olacaktır.
İkinci eş,AİLEmiz ve DOSTLARımızdır.
Tüm sorunları paylaştığımız
bu kişilerin en son yapacakları şey,
bu dünyadan gözleri yaşlı bizi uğurlamak olacaktır.
Birinci eş ise;RUHUMUZdur...
Zaten hayatta da böyle değil mi?
Çıkarlar üzerine kurulu bir şekilde
hayatımızı devam ettirmeye çalışırken
en çok ruhumuzu ihmal etmiyor muyuz?...
Kalın sağlıcakla!!!!
(kaynak:mailler)

Hiç yorum yok: